Kedilerin tüylerinde bulunan birbirinden farklı desenler, bugüne kadar sırrı çözülememiş en büyük biyolojik gizemlerden birisiydi. Soylarının Afrika Yabanî Kedilerine dayanması, bilhassa Habeş ve tekir kedilerinin kürklerindeki desenin sebebini bir nebze de olsa açıklıyordu lakin bilim insanları, olayın aslında genetikte bittiğini ortaya çıkardı.
Stanford Üniversitesi tarafından yürütülen araştırmaya nazaran kedilerin kürklerindeki desenler, şimdi anne karnında, iki yahut üç milimetre uzunluğunda bir embriyo iken belirli oluyor. Yaklaşık bin kedi embriyosunun inceleme altına alındığı bu araştırmada, kedilerde daha koyu ve daha açık desenler için deri kalınlıklarının embriyo evresinde farklılaştığı ortaya çıktı.
Bilim insanları, anne karnında DKK4 geninin değerli bir rol oynadığını keşfetti
Mikroskop altında incelenen bu embriyolarda en dikkat çeken özellik, az evvel belirttiğimiz üzere değişken deri kalınlığı oldu. O denli ki kedilerin, embriyo devirde daha açık renk desenleri için ince deriye, koyu desenler için de daha kalın deriye gereksinim duyduğu ortaya çıktı.
Her bir kedinin farklı desenlere hatta farklı renklere sahip olması, DKK4 ismi verilen bir protein geninden kaynaklanıyor. DKK4 geni, kedi şimdi iki yahut üç milimetre uzunluğunda bir embriyo iken hangi bölgelerin kalın olacağını bir nevi işaretliyor ve gelişme sırasında bu kalın deri üzerinde koyu noktalar, lekeler bırakmaya başlıyor.
Araştırmacılar, kimi kedilerin neden benekli kimilerinin ise neden çizgili olduğunu anlamak için işin içinde “pigment” üzere diğer faktörlerin de bulunduğunu, lakin bu vakte kadarki en aktif faktörün DKK4 olduğunu belirtiyor.
Pigment yüzünden değişen tüy renkleri ve desenler, DKK4 üzere yalnızca anne karnında değil, doğumdan sonra da tesirini gösteriyor. Bilim insanlarının yapmış olduğu açıklamaya nazaran bu pigmentlerin olmayışı yahut embriyo sırasında aolağan DKK4 gen oluşumu, tıpkı Van kedilerinde olduğu üzere kedilerin bembeyaz yahut tek renk olmasına yol açabiliyor.
